İngilizce participle cümleler
The man speaking to your mother is the new teacher.
hangi adam?
Annenle konuşan adam yeni öğretmen.
We need a new hall seating 500 people.
500 kişilik yeni bir salona ihtiyacımız var.
The watchman noticed somebody hiding behind a tree.
Bekçi, ağacın arkasında saklanan birisini farketti.
I heard someone laughing.
Birisinin güldüğünü duydum.
I saw my friend crossing the street.
Arkadaşımı caddeyi geçerken gördüm.
My father earns a living driving a taxi.
Babam taksicilik yaparak geçimini sağlıyor.
We spent the whole evening watching a terrible film.
Bütün bir akşamı berbat bir film seyrederek geçirdik.
We wanted to save energy by cutting off the electricity.
Elektriği keserek enerji tasarrufu yapmak istedik.
After I had watched TV, I went out.
Televizyon seyrettikten sonra dışarı çıktım.
Although I was feeling ill, I went to school.
Kendimi hasta hissetmeme karşın okula gittim.
Because she had been invited to the cinema, she felt happy.
Sinemaya davet edildiği için mutlu oldu.
I have been invited to the party.
Partiye davet edildim.
A new bookstore is going to be opened next month.
Gelecek ay yeni bir kitapçı açılacak.
I must get the breakfast cooked.
Kahvaltıyı hazırlamam lazım.
He got his wrist broken.
Bileğini kırdı.
When did you last have your hair cut?
Saçını en son ne zaman kestirdin?