awake - uyanık kalmak, uyumamak
Is Birol awake?
Birol uyanık mı?
The noise from the party kept / me awake all night.
Partinin gürültüsü beni bütün gece uyutmadı / uykudan alıkoydu.
He lay awake all night.
Bütün gece uyumadan uzandı.
I'm usually awake by 7:00 a.m.
Ben sabah 7:00'e kadar genellikle uyanığım.
I was kept awake all night by the noise.
Gürültü yüzünden bütün gece uyanık kaldım.
I'm going to watch the late film if I can stay awake.
Uyanık kalabilirsem son filmi izleyeceğim.