aside /əˈsaɪd/ eassayd
yan tarafa, yanıbaşına, yanına
I gave her a plate of food but she pushed it aside.
Ona bir tabak yemek verdim, ama kenara itti.
bir kenara, bir tarafa koyma, saklama
We put some money aside to pay for the children's education.
Çocukların eğitim masraflarını ödemek için bir miktar para ayırdık.