Allow ile ilgili cümleler

Allow ile ilgili cümleler


allow - müsaade etmek, izin vermek

Smoking is not allowed in the restaurant.
Restoranda sigara içilmesine izin verilmiyor.

You are not allowed to use calculators in the exam.
Sınavda hesap makinesini kullanmanıza izin verilmez/kullanamazsınız.

Patients are not allowed visitors after nine o'clock.
9 dan sonra hastaları ziyarete izin verilmez.

Are dogs allowed in the hotel?
Otelde köpeklere izin veriliyor mu?