Affair ile ilgili cümleler
affair /əˈfeər/ afeyır - mesele,ilişki,bilhassa kötü olay, hadise,yasak cinsel ilişki (evli olmayan iki kişi arasında) şahsi mesele, kişisel konu.
The government's handling of the affair has been criticized.
Hükümetin olaya el koyması/olayla ilgilenmesi eleştirildi.
He's been having an affair with a woman at work.
İşyerinde bir kadınla ilişki kuruyor/ilişkisi var.
She was accused of having lied about the affair.
İlişkisi hakkında yalan söylemekle suçlandı.
He confided in me about his love affair.
Aşk ilişkisi hakkında bana güvendi.
I don't want to be involved in this affair.
Ben bu işin/hadisenin içinde yer almak istemiyorum.
Somebody must be at the bottom of this affair.
Bu işin/olayın altında biri olmalı.
I have nothing to do with the affair.
Bu konu/hadise ile bir ilgim yok.