future perfect tense örnek cümleler
I will have been playing tennis tomorrow afternoon.
Ben yarın öğleden sonra tenis oynamakta olacağım.
I will have been shopping on Monday.
Ben pazartesi günü alış-veriş yapmakta olacağım.
He will have been studying English tomorrow.
O, yarın İngilizce çalışmakta olacak.
They will have been going for a picnic on Sunday.
Onlar pazar günü bir pikniğe gitmekte olacaklar.
By the end of this year we will have been living here for ten years.
Bu yılın sonunda biz on yıldır burada oturmakta olacağız.
I will not have been going to Ankara tomorrow.
Ben yarın Ankara’ya gitmekte olmayacağım.
He will not have been to play football on Sunday.
O, pazar günü futbol oynamakta olmayacak.
They will not have been going for an holiday next week.
Onlar gelecek hafta bir tatile gitmekte olmayacaklar.
She will not have been staying in Istanbul this summer.
O, bu yaz İstanbul’da oturmakta olmayacak.
We will not have been living in England next year.
Biz gelecek sene İngiltere’de yaşamakta olmayacağız.
I will not have been studying history tomorrow.
Ben yarın tarih çalışmakta olmayacağım.
Will you have been working in your office tomorrow?
Sen yarın ofisinde çalışma olacak mısın?
No, I will not (won’t) have been working in my office tomorrow. (Will not’ın kısaltmış hali won’t şeklindedir.)
Hayır, ben yarın ofisimde çalışma olmayacağım.
Will Ahmet have been playing football on Sunday?
Ahmet pazar günü futbol oynamakta olacak mı?
No, Ahmet haven’t been playing football on Sunday.
Hayır, Ahmet pazar günü futbol oynamakta olmayacak.
Will your baby have been sleeping this afternoon?
Senin bebeğin bu öğleden sonra uyumakta olacak mı?
Yes, my baby will have been sleeping this afternoon.
Evet, benim bebeğim bu öğleden sonra uyumakta olacak.
What will you have been doing this Saturday?
Bu cumartesi ne yapmakta olacaksın?
I will have been shopping this Saturday.
Bu cumartesi alış-veriş yapmakta olacağım.